Kadraj’ın ilk sayısında sizlere kazı, kızı ve buzu ile ünlü olan Kars şehrini tanıtmak isterim.
Haydi, Kars gezimde bana eşlik edin.
…
Ermenicede Gars, Azericede Qars, Kürtçede Qers, Rusçada Kars olarak anılan Kars, Türkiye'nin rakımı en yüksek il merkezi olarak kabul ediliyor.
Geçmişte, Bagratlı Krallığı ve Cenub-u Garbi Kafkas Hükümeti gibi Türkiye’de başka devletlere başkentlik yapmış ender şehirlerden biri.
11 Temmuz 1992 tarihinde kurulan Kafkas Üniversitesi ile bugün öğrenci kenti durumuna gelen Kars’ta; 1988 yılında açılan Kars Harakani Havalimanı ise çevrede Ağrı, Ardahan, Artvin illerine de hizmet vermektedir.
Kara yolculuğunun yanında Kars’ı önemli kılan önemli bir etken ise Doğu Ekspres Treni’dir.
Doğu Anadolu’yu eşsiz kar manzarasıyla izlemek isteyenler için müthiş bir deneyim sunan tren yolculuğu, Ankara – Kırıkkale – Kayseri – Sivas – Erzincan ve Erzurum illerinden sonra Kars’a ulaşıyor.
Tren ile seyahat edebilmek için aylar öncesinden rezervasyon yaptırmak gerekiyor çünkü boş koltuk bulabilmek o kadar da kolay değil.
Misafirperverliği ile bilinen şehir, yaz mevsiminde enfes doğal güzellikler sunmasına rağmen, kış mevsiminde kayak turizmi ile de daha çok önem taşıyor.
Yurdun en yüksek rakımlı bu şehrine genellikle aralık aylarında ilk kar düşmeye başlar.
İlk kar yağışıyla birlikte şehir, bembeyaz gelinliğini giymiş bir genç kızı andırır.
Şehrin oteller bölgesi diye adlandırılan noktalarında kayak turizmi yapılabilen otel, butik otel ve apart oteller bulunuyor.
Kars’ın merkezinde, dondurucu soğuğu anlatan buzdan yapılmış bir Kars ikonu konukları karşılarken; şehrin dört bir yanındaki tarihi kaleler ise ilgi çekici bir ambiyans oluşturuyor.
90 BİN ASKERİN DONARAK ŞEHİT DÜŞTÜĞÜ YER SARIKAMIŞ…
Şehir merkezine 50 kilometre uzaklıkta bulunan Sarıkamış ilçesi, şehitlik olarak bilinen, yörenin en fazla turist çeken yeri.
Sarıkamış Harekâtı; 22 Aralık 1914 tarihinde I. Dünya Savaşı sırasında Osmanlı İmparatorluğu ve Rus İmparatorluğu arasında gerçekleşen ve Osmanlı İmparatorluğu’nun askeri taktik hatası üzerine büyük bir başarısızlıkla sonuçlanan askeri girişimdir.
Başarısız harekât denilmesinin sebebi, harekâtta 90 bin askerin, eksi 90 derece soğukta donarak şehit düşmesinden kaynaklanıyor.
Sarıkamış şehitlerini anlatan bir müze de yapılmış ilçeye.
6 sene önce yapılmaya başlanan bu müzede, dev bir konferans salonu bulunuyor.
90 bin askerin donarak şehit düşmesine yol açan eksi 90 derece soğukluğu hissettirmek için de soğuk bir oda yapılmış, içinde 2 dakika dahi durmak mümkün değil.
Şehit heykellerinin bulunduğu duvarlar, tarihi bir yolculuğa çıkarıyor insanı.
Ancak ne gariptir, 6 yıl önce yapımına başlanan müzenin açılacağı gün ise henüz bilinmiyor.
GASTRONOMİ TURUNA ÇIKACAK OLANLAR, LİSTESİNE KARS’I DA EKLEMELİ
Kars, lezzet turuna çıkmak isteyenler için tercih edilebilecek şehirlerin başında geliyor. İşkembe içerisinde muhafaza edilerek üretilen karın kaymağı peyniri, tereyağı, kaşar, küflü tel peynir ve helva turistlere eşsiz bir kahvaltı deneyimi sunuyor. Kars, kazı, kızı ve buzuyla meşhur, derler. Sarıkamış merkezinde üç kadının ahşaptan bir binada açıp işlettiği Vagon Kafe’de sırtınızı odun sobasına yaslayarak, kaz eti ve yanında servis edilen yeşil mercimekli dövme bulguru, un çorbası (hörle), Kayseri mantısı, patates mantısı, ata dede pastası ve kete ekmeğini çayla tüketmenizi tavsiye ederim. Anne yemekleriyle ünlü bu mekânı instagramda @karsvagon hesabından takip edebilirsiniz.
PEYNİRİYLE ÜNLÜ ŞEHİRDE, PEYNİR MÜZESİNİ GEZMEDEN DÖNMEYİN
Kars merkezde bulunan Peynir Müzesine, cüzi bir ücretle girilebiliyor. Yakın geçmişte açılan bu müzenin amacı; yörede üretilen peynirleri, yerli ve yabancı turistlere tanıtmak. Kars iline ait olan, otuzu aşkın peynir cinsini, üretim aşamasında bu müzede izlemek mümkün. Kars gravyer peynirinin üretimi, şehrin ekonomisinde önemli yer edinen büyükbaş ve küçükbaş hayvancılığın tüm detayları, hem dijital ekranlarda hem heykellerle ziyaretçilere anlatılıyor.
PEYNİRİN ÜRETİM AŞAMASINI UYGULAMALI OLARAK DA İZLEYEBİLİRSİNİZ
Kars’ta peynirin üretim aşamalarını canlı canlı izlemek isteyenler ise Göle ilçesini gezebilir.
Şehir merkezine 110 kilometre uzaklıkta bulunan Göle’de peynir üretim mahzenleri bulunmaktadır.
Çiğ sütün mayalanarak 40 derece sıcaklıkta olgunlaşması, mayalandıktan sonra tambur üzerinde pıhtılaşıp parçalanması, terleme kazanında yoğrulması, 80 derecelik sıcak suda haşlanarak hamur haline dönüşmesi, yoğruldukça sararan kaşarların kalıplara alınarak soğuk hava depolarında muhafaza edilmesine kadar tüm aşamalara şahit olmak mümkün. Peynir üreticileri, 15–20 yıllık kaşarların, altından daha kıymetli olduğunu söylemeden geçmiyor.
KATERONA KONAĞI, GÖRÜLMESİ GEREKEN YERLERDEN BİRİ
Sarıkamış ilçesinde yemyeşil bir ormanın içerisinde yer alan Katerona Konağını mutlaka gezmelisiniz. 1896 yılında dönemin Rus Çarı 2.Nikola tarafından, kimi rivayetlere göre hasta kızı için, kimi rivayetlere göre ise herkesten kıskandığı güzellik abidesi eşi için inşa ettirildiği anlatılıyor. Tek bir çivi bile çakılmadan, tamamen ahşap parçaların iç içe geçirilmesiyle oluşturulan labirent görüntüsündeki bu özel konak, ne yazık ki koruma altına dahi alınmadığı için harabe durumda bekliyor.
TARİHİN EN BÜYÜK HAZİNELERİNDEN BİRİ ANİ ÖREN YERİ…
Şehir merkezine 42 kilometre uzaklıkta bulunan Ani Ören Yeri, yürüyerek 4 saat, özel kiralanan elektrikli faytonla ise 2 saatte gezilebilecek 78 hektarlık alana sahip. Unesco Dünya Kültür Mirası listesinde 16. sırada yerini alan ve sınır hattında bulunan Ani Ören Yeri’nin karışışında ise Ermenistan bayrağını izlemek mümkün. Tarihin en büyük hazinelerinden biri olan Ani Ören Yeri’nde kiliseler, mağaralar, camiler, hamamlar, 5 bin yıl öncesinin insanlarına ait evler, çarşı ve pazarlar, tarih meraklılarını heyecanlandıracaktır. 1064 yılında Sultan Alparslan’ın Ani'yi fethetmesinden sonra camiye dönüştürülen ve ilk fetih namazının kılındığı Katedral yani Fethiye Cami, buram buram tarih kokuyor. Sekizgen ve yarım kubbeli Aziz Prkitch (keçeli) Kilise, Gagik Kilisesi, Genç Kızlar Kilisesi, Tigran Honents (resimli) Kilise, Arapçay Nehri’ne bakıyor.
BOZ AYILAR, TURİZMİN ÖNEMLİ BİR PARÇASI
Ardahan ve Kars sınırında kalan Çıldır Gölü, kış mevsiminin ortasında buz tutmaya başlayınca turistlerin ilgi odağı haline geliyor. Kars’ın en önemli özelliği, yağan kar tanelerinin kristal yapıda olması. Bu yüzden, Kars’ta kayak yapmanın keyfi bambaşka. Kristal kar tanelerinin ülkesi Kars’ta en önemli turizm etkinliği ise ayıları izlemek. Evet, yanlış duymadınız. Boz ayılar, Kars turizminin önemli bir parçası. Sadece ayıları görmek için gelen turistler dahi varmış. 10 kilometre uzaklıkta şehrin çöplerinin boşaltıldığı alanda ayıları topluca görebildiğiniz gibi, gece yarısı şehir merkezinde bir çöp konteynerini karıştırırken de görebilirsiniz. Bu hem heyecan verici hem ürkütücü olabiliyor.
ŞEHİR SABAH 7’de AYAKTA
Şehirde en fazla dikkat çeken şeylerden biri de sabahın 07.00’sinde dükkân kepenklerinin bir bir açılması. Esnaf, ‘erken kalkmayanın işyerinde bereket olmaz’ diyor. 3 G çeker, gar, gış, gıyamet… Haa bir de halk arasında vay başıma anlamında kullanılan torpağ başa söylemi de sıkça kullanılan söylemlerden biri. Kars’ı gezip göreceklere şimdiden iyi gezmeler diliyorum.
Editor : Kadraj Dergisi