Gündem

Mısır’ın iki yüzü

Mısır’ın iki yüzü

Mısır’ın iki yüzü
22-03-2025 23:01

Ekrem Işık

Yazar

 

Mısır, son zamanlarda popüler bir seyahat merkezi haline geldi. Kış aylarında ılıman bir iklime sahip olması nedeniyle sıklıkla tercih edilmektedir. Özellikle Aralık, Ocak ve Şubat aylarında, Türkiye’de kışın soğuk günleri yaşanırken, Mısır’da sıcaklık 16-24 derece arasında seyretmektedir. Ayrıca, Mısır, Türkiye’ye kıyasla gıda ve yakıt açısından daha ucuz bir ülke olduğundan, burada tatil yapmak ekonomik olarak avantajlı hale gelmektedir.

ULAŞIM VE İLK İZLENİMLER

Mısır’a ulaşım planımız Diyarbakır’dan Antalya’ya, oradan da Sharm el-Sheikh’e uçuş şeklindeydi. Dönüşte ise Kahire’den Antalya’ya, ardından Diyarbakır’a döndük. Batman’dan Diyarbakır’a karayoluyla geçtik ve dört kişi olduğumuz için genellikle taksi ve otomobil tercih ettik. Antalya’dan Mısır’a olan uçuşumuz gece saatlerinde olduğu için Antalya’da vakit geçirmek zorunda kaldık. Bu sürede MarkAntalya AVM’yi gezdik ve yemek yedik. Yurtdışı uçuş alanına yönelerek bagaj ve pasaport kontrollerini tamamladık.

Pasaport kontrolünde kısa bir sorgulamayla karşılaştık. Polis memuru, dört erkeğin birlikte seyahat etmesini garip bulduğundan dönüş biletlerimizi görmek istedi. Belgeleri gösterdikten sonra herhangi bir sorun yaşamadan geçiş yaptık. Uçağımız Akdeniz üzerinden, İskenderiye ve Kahire üzerinden geçerek Sharm el-Sheikh’e vardı.

SHARM EL-SHEİKH’TE KONAKLAMA VE İLK GÜNLER

Havaalanına indiğimizde bagaj beklemediğimiz için hızlıca pasaport kontrolüne yöneldik. Kahire vizesi almamız gerektiğini öğrendik. Yeşil pasaport sahipleri için vize gerekmese de, bordo pasaportlular 25 dolar karşılığında vize almak zorundaydı. Daha sonra otelimize ulaşmak için taksicilerle pazarlığa başladık ve 40 dolarlık başlangıç teklifini 12 dolara düşürdük.

Otelimiz, “Palm Side” ve “Beach Side” olarak ikiye ayrılmıştı. Biz, “Palm Side” tarafında konakladık, ancak plaj, havuz, spor salonu, hamam gibi imkânları kullanmak için “Beach Side” bölgesine geçiyorduk. İlk günlerde bolca yüzdük, dinlendik ve yemeklerin tadını çıkardık.

DALIŞ DENEYİMİ

Sharm el-Sheikh, dünyaca ünlü bir dalış merkezidir. İki arkadaş, 25 dolar karşılığında dalış eğitimi almaya karar verdik. Ancak deniz fırtınalı olduğu için dalış gerçekleştiremedik ve yalnızca teorik eğitim aldık. Mısır’da Arapça konuştuğumuzda halkın çok sevindiğini fark ettik. İngilizce konuşmaya çalıştığımızda ise, bizi Arapça konuşmaya teşvik ediyorlardı.

KAHİRE YOLCULUĞU

Üç günün ardından Kahire’ye gitmeye karar verdik. Oteldeki müşteri temsilcimizin yönlendirdiği bir kişiyle 150 dolara anlaştık. Yol boyunca geniş çevre yollarından geçtik, ancak Kahire’ye yaklaştıkça yollar bozuldu ve etraf çorak bir çöl manzarasına dönüştü. Kontrol noktalarından geçerek pasaportlarımızı ve vizelerimizi gösterdik.

Kahire, toz bulutları içinde bir şehir olarak karşımıza çıktı. Trafik oldukça yoğundu ve düzensizdi. Binaların çoğu sıvasız ve boyasızdı. Otelimiz Sharm el-Sheikh’teki kadar konforlu değildi, ancak Kahire’deki fiyatlara göre uygundu. Akşam yemeği için yerel bir restorana gittik ve Mısır’ın ünlü yemeği shawarma’yı denedik. Ancak Türk damak tadına pek uygun olmadığını düşündük.

GİZA PİRAMİTLERİ VE KAHİRE MÜZESİ

Ertesi gün taksiyle Giza Piramitleri’ne gittik. Bölge oldukça harap bir görüntüye sahipti. Piramitlere yalnız gidemeyeceğimiz konusunda bizi ikna etmeye çalışan birçok kişiyle karşılaştık. Sonunda, at arabaları ile piramitleri gezmek için pazarlık yaptık. Yüksek bir noktaya götürülerek bolca fotoğraf çekme fırsatı bulduk. Deveye binerek de farklı bir deneyim yaşadık. Ancak gezimizin sonunda rehberler bahşiş istemeye başladı ve kısa bir tartışma yaşandı. Daha sonra Kahire Müzesi’ne gittik. Firavun heykelleri ve mumyaları yakından görme şansı yakaladık. Müze gezimizin ardından Nil Nehri’nde tekne turu yaptık. Açık büfe yemeklerin ardından canlı müzik eşliğinde keyifli bir nehir gezintisi gerçekleştirdik.

ALIŞVERİŞ VE SON GÜNLER

Ertesi gün alışveriş için “Mall of Egypt” adlı büyük bir AVM’yi ziyaret ettik. Ürünlerin pahalı olması nedeniyle bir şey almadık. Ardından Tahrir Meydanı’na geçerek tarihi çarşıları gezdik. Yorulduğumuzda bir taksiyle otelimize döndük. Akşam yemeği için Türkiye’de bulunmayan bir pizza türünü denedik.

DÖNÜŞ YOLCULUĞU

Kahire’den Antalya’ya dönüşümüz için havaalanına taksiyle gitmeye karar verdik. Ancak şoför yolu karıştırdığı için zaman zaman stres yaşadık. Havaalanına vardığımızda check-in işlemlerimizi tamamladık ve eski usul kontrollerden geçtik. Uçuşumuzun ardından sağ salim ülkemize döndük.

Mısır, tarihi ve turistik açıdan büyüleyici bir ülke olsa da, altyapı eksiklikleri ve yoğun pazarlık kültürü gibi bazı zorluklarla karşılaşmak mümkün. Yine de uygun fiyatlı bir tatil yapmak ve tarihi yerleri keşfetmek isteyenler için iyi bir seçenek olabilir.


Editor : Yusuf Kavak
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER